Ankara’da 10 Ekim 2015'te 103 kişinin hayatını kaybettiği gar saldırısının yıl dönümünde Şanlıurfa'da anma etkinliği düzenlendi. Urfa Emek ve Demokrasi Platformu üyeleri, olayın yıl dönümünde, canlı bomba saldırısında hayatını kaybedenler için Suruç Mezarlığına anma programı düzenledi. Anma programının ardından platform üyeleri, Şanlıurfa kent merkezindeki Ahmet Bahçıvan İş Merkezinde bir açıklama yaptı. Platform ve katılımcılar adına Urfa Emek ve Demokrasi Platformu Dönem Sözcüsü Avukat Nihat Şahin açıklama yaptı.
Şahin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: "10 Ekim 2015 günü Ankara Garında barışseverler Orta doğuda yürütülen savaşlara karşı barışı haykırmak için toplanmıştı. Dillerinde türküler, zılgıtlar, barış sloganları olan on binlerce kişi büyük bir cesaretle savaşa inat barışı savunuyordu.
Ülkenin her yerinde bombaların patladığı, onlarca sivil insanın katledildiği bir iklimde herkese umut olan bu kalabalığın ortasında ardı ardına iki patlama gerçekleştirildi. IŞİD üyesi iki canlı bomba tarafından gerçekleştirilen bu saldırılarda, sayısı net olmamakla birlikte, 104 arkadaşımız katledildi, yüzlerce arkadaşımız ise yaralı olarak kurtuldu. Katliamın önü açılmış yüzlerce insan bir nefesle yaşama tutunmaya çalışırken, binlerce insanın yardım çığlığı yeri göğü inletirken, kamu görevlisi sıfatını taşıyanlardan bazıları alana gelen ambulansları durdurmuş, bazıları yerde yatan yaralılara biber gazı sıkarak, yardım etmeye çalışanlara saldırmıştır. Ambulanslardan önce TOMAların, zırhlı araçların geldiği alandan 100 canımızın cansız bedeni, ülkenin 42 iline gönderilmiştir. O gün dünyanın dört bir yanından, 81 ilden barış, emek, demokrasi için gelen on binlerin sözü, bugün 42 ilde karanfilleşen canlarımızın, yüzlerce yaralımızın ve on binlerce yoldaşımızın mücadelesinde yaşıyor. 10 Ekim Şehitlerinin sözü işçi grevlerinde, kadın özgürlük hareketinde, ekoloji savunusunda yaşıyor. 10 Ekim barış şehitleri bu ülkenin eşitlikçi, laik, insan haklarına dayalı, demokratik bir hukuk devleti olması için mücadele eden herkesin yüreğindedir. Hepimize kanıksatılmaya çalışılan cezasızlık politikası 10 Ekim Katliamında da uygulanmak istenmektedir. Bu denli bir katliamın sorumlusu 3-5 kişi değildir. Katliamda ihmali olan kamu görevlilerinin ve sorumlulukları bulunan siyasetçilerin de yargılanması gerekmektedir. Tüm sorumlular açığa çıkarılmalı ve hukuk önünde hesap vermelidir. Suruç, Reyhanlı, Diyarbakır katliamlarının sorumlularını gizleyenler 10 Ekim Katliamının sorumlularıdır. Katliam sonrası iktidar sözcüleri tarafından yapılan “patlama sonrasında oylarımız yükseliyor” ve “her kim ki bu saldırıdan nemalanmak istiyorsa arkasında da onlar vardır” açıklamaları bugün gibi hafızalarımızda bulunuyor. Kim 1 Kasım’da iktidar olduysa bu katliam da onların işine yaradı. Fakat unutulmamalıdır ki bizler 10 Ekim’de kaybettiğimiz canların hesabını sorumlularından soracağız. Kamu gücü katliamları önlemek yerine barış ve demokrasi güçlerini önlemektedir. Katliamın ertesi Urfa’da 10 Ekim katliamını kınamak isteyen arkadaşlarımız yargı kıskacına alınmış, verilen cezalarla sindirilmeye çalışılmıştır. Arkadaşlarımızın Anayasa Mahkemesi’ne başvurusuyla ifade özgürlüğü ile toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiğine karar verilmiştir. Bizlerin barış talebini ceza yargılamaları ile önleyemeyeceğinizi bir kez daha bu meydandan haykırıyoruz. Urfa Emek ve Demokrasi Platformu olarak sadece katliamın anmasını yapmıyoruz aynı zamanda bu katliamı anlıyoruz. Onlar orta doğuda barış için mücadeleyi canları uğruna vermiştir. Bu arkadaşlarımız barış istediği için katledilmiştir. Bizler de bu cesareti göstererek onların sloganını hep birlikte tekrar ediyoruz “Savaşa İnat Barış Hemen Şimdi” diyoruz."
Yorum Yazın